İnsan yaşarken hiçbir şeyden vazgeçemem sanıyor. Hâlbuki hayatlarından bile vazgeçenler var. Ya hayallerinden vazgeçenlerin hali nicedir?
Vazgeçmek elbette ki kolay bir karar olmaz. Nitekim hiçbir şey de vazgeçilmez değildir.
Etraf kendini vazgeçilmezlerle dolu. Onlar için kötü bir haber verecek olursak vazgeçilmez değiller.
Peki, insan ne zaman vazgeçer? Gücü tükendiğinde, devam edemediğinde, değiştiğinde, beklentileri değiştiğinde, algısının yönü değiştiğinde veyahut da beklentileri farklılaştığında vazgeçer.
Her vazgeçiş bir başka başlangıç yaratır mı bilinmez. Her başlangıç ise bir umuttur. Umut bittiğinde de vazgeçer insan.
Bazen de vazgeçmek gerekir. Olmuyorsa zorlamayın. Zorla güzellik olduğu da görülmemiştir. Belki vazgeçince başka bir renge bürüneceğiz kim bilir.
Vazgeçmeyi başarısızlıkla da adlandırmamak lazım. İnsanoğlunun kudreti yok; her şeyi elde edemez. Önce bunu bilmek lazım.
Nelerden geçilmez? Vazgeçilmez listemiz olacaksa Vatan, Millet, cet ve dünya görüşü (cahillik hariç) istisnalar arasında yer almalı. Bir tek bunlardan vazgeçersek biteriz.
Vazgeçeceksek kötülüklerden, kuru inattan, can yakmaktan, vebal almaktan, savaşlardan, yılgınlıklardan kısacası bize ve karşımızdakine zarar veren her şeyden vazgeçmek lazım hem de yol yakınken.
Yerimizden, daha fazlasını istemekten, lüksten, olmayacak duadan feragat edebilir insan yerine göre.
Hayata sarılmaktan, umut etmekten, iyilikten, elimizi alıştırmamız gereken güzellikleri dağıtmaktan, bizi mutlu eden huzur veren şeylerden elbette vazgeçmemek lazım. Bir yerden sonra bize haz vermiyorsa türünü değiştirebilir, yenileyebiliriz tutunduklarımızı.
Aslında işin özü neyden vazgeçip neyden vazgeçmememiz gerektiğini ayırmakta. İnsan belli şeylerden elbette ki vazgeçmemeli. Diğer yandan da ölüm kalım savaşı olmadıkça da kendisine zarar veren, herhangi bir katkısı olmayan şeylerden de vazgeçebilmeli.
Demem o ki vazgeçme sınırını insan kendi belirlemeli ve hayatına göre bunlara şekil verebilmeli. Vazgeçilmez listemizin dışında bırakılmayacak hiçbir şey yok. Yerler de insanlar da ya da mevkiler de geçebiliyor. Geriye sadece yıkıntılar kalacaksa vazgeçmek daha makbul.
Vazgeçilmez tek bir şey var o da sizin mutluluk ve huzurunuz.
“Herkes her şeyi bir gün bir yerde bırakır, âmâ vakti gelince ama vakti geçince!”
Betül Fırat, Mavinin Fecri,2020
Yazar ve Şair Betül FIRAT