NASIL YAŞIYORSUNUZ?

Eskiden haberlerde “Her nerede, nasıl yaşıyor ve yaşatılıyorsanız.” derlerdi. Hiç merak ettiniz mi nasıl yaşadığını insanların? Ben merak ediyorum ama başka bir yönüyle tabi ki. Dünyada yaşamak ve yaşamla savaşmak yeterince zor. Bir de buna dünya mensubu insanları da eklerseniz daha da

YAPILMIŞI VAR

Her şeyin hazırını seviyoruz nedense. Cem Yılmaz’ın bir repliği geliyor aklımıza hemen “Yapılmışı var mı?” diye. Yani yapılmışı varken de uğraşmaya ne gerek var diye düşünülebilir. Elbette ki gündeme bomba gibi düşen “Yapay Zekâ” dan bahsediyorum. Yapay zekâ çıktı mertlik bozuldu. Evet,

YAŞ ALMAK

Zamanı henüz durdurabilen çıkmadı. Diğer yandan yaşlanmayı engelleyebilen de çıkmadı. Doğanın kanunu olarak her şeyin bir ömrü bulunmakta. Henüz çocuk yaşlardayken geçmiyor gibi gelen ve hemen büyüyebilmek endişesi ile belli bir yetişkinlik seviyesinde hızlı geçiyor gibi gelen zamanla birlikte ömrü tüketmiş olma

BUGÜN KULAK VER

Bir insanı nasıl tanırsın diye sordular. Yarasından tanırım dedim. Bilmem gerekiyordu elbette yarasını; bilmeden üzerine basmamak için. Bilirim ben sürekli aynı yaranın kanamasını, tekrar tekrar açılmasını. Bilirim de anlatamam işte. Boşuna değil gözlerinin arkasını görmeye çalışmam. Yoksa ki nasıl okuyabilirdim kalbini aklını?