Doğuyoruz hepimiz… Kimisi iyi olarak devam ediyor kimisi de kötü. Doğuyoruz hepimiz evet ama aynı da olmuyoruz hiçbir zaman.
Biri marangoz, terzi olurken biri beyaz yakalı oluyor. Kimi sanatçı, kimi yazar kimi de siyasetçi oluyor.
Başta eşit gibi görünsek de şartlar eşit olmuyor hayatta. Kimine şans gülerken kimine de felek vuruyor.
Bazıları yolunu kendi seçiyor, kimisini de kader sürüklüyor. Hayat seçimlerden ibaret değil mi ki kimine gökten yağarken kimi mumla arıyor.
Etrafa bakınca her çeşitten bulmak mümkün. Kimi ince ruhluyken kimi gaddar olabiliyor.
Herkes masum bir bebekken bize olanlar nedir o zaman? Aile, çevre, eğitim, coğrafya ve statü bizi bugün olduğumuz kişi haline getirebiliyor.
Bir de şartlarını kendi kendine zorlayarak daha fazlası olanlar var.
Mesela hangi şartlarda olursa olsun Dünya Lideri olmayı başarmış Mustafa Kemal Atatürk aramızdan biri. Hayatının ne kadar zorluklarla ve sürekli savaşla geçmesine rağmen neler başardığını biliyoruz.
Ne olursa olsun iyi ve karakterli olmayı da seçebilir insanlar. O yüzden kimi şans getirirken kimi de uğursuz oluyor.
Evet, hepimiz doğuyoruz. Kimisi güneş gibi ışık saçmayı seçiyor. Çevresine yol gösterici oluyor.
Mesela Filenin Sultanları-Milli Voleybol Takımımız oyuncuları gibi. Şampiyonluk tattılar ve dünyaya adımızı tekrar tekrar “Türk Kadını” olarak yazdırdılar. Verdikleri gurur yetti.
Seçenekleri çoğaltmak mümkün. Hayatta ne olacağımıza biraz da biz karar veriyoruz. Bir ideoloji etrafında hayatta farklı ve güzel bir yönden ilerlemek belki elimizdedir.
Hepimiz doğuyoruz evet ama kimimiz iz bırakıyor hayata.
Yazar ve Şair Betül FIRAT
