DEĞİŞİM GELİŞİM Mİ?

Şimdi yarattığım gündemin yerinde yeller esiyor. Her gün değişiyor sohbet konularımız. Ne kadar hızlı değişiyor her şey.

Milenyum çağında olmamızla mı alakalı bilemedik. Teknoloji gelişiyor; her şeyin bir üst modelini görüyoruz ve insanlar da buna dâhil. Muhtemelen bu hıza yetişemeyeceğiz.

Aklınıza ne gelirse bir üst basamağı mevcut. Teknolojik aletlerin, arabalarının, modanın, ulaşılabilirliğin ve hatta yemeklerin bile günden güne değiştiğini hep ilerleyen şekilde yol aldığını görmek mümkün.

Her değişim bir gelişim midir peki? En çok nasıl geliştik mesela? Sorumu düzeltiyorum: Çevresel anlamda ki gelişmeler bize nasıl sirayet ediyor yani beni geliştiriyor mu bunlar?

Tarzımı değiştirmek bana farklı hissettirebilir ama düşüncelerimin çok değişeceğini sanmıyorum. Teknoloji hayatımı değiştirip işlerimi kolaylaştırıyor belki ama bir o kadar da uzaklaşmış hissediyorum kendimi gerçeklikten. Dokunup, bakmadan aldığım ürünler kolaylık olsa da bazen insanın içine sinmiyor gibi geliyor. Sohbetlerimiz bile yapaylaştı. Tadı kaçtı sanki kahvelerimizin.

Ulaşılabilirlik düzeyimiz arttı ama daha kolay emeksiz ulaşır olduk istediklerimize. Bu da değer kaybı yaşayan bilgi gibi geliyor insana. Biraz da buldukça bunduk sanki. Etraf bilgi kirliliği kokuyor biraz da. Hem her yerde bilgi var hem de hiçbir yerde bilgi yok. Ayıkla pirincin taşını durumundayız.

Ulaşabildik, yenilendik, her türlü teknolojiyi takip ettik, değiştim kısacası ama ya geliştik mi?

Dün yapamadığımızı bugün yapmaya başladıysak, daha çok şey elde edebiliyorsak, farklı deneyimler bize haz verdiyse, düşünce yapımız değişip de ileriyi görmeye başladıysak, özgürlüğümüzün değerini biliyor ve hissediyorsak, hizmet almakta sınır yaşamıyorsak, kendimizi doğru bilgiye göre güncelleyip hayata yansıtabiliyorsak gelişmekten bahsedebiliriz.

Dün doğru bildiğimizi bugün taşlıyorsak, bilimsellikten uzaksak, kulaktan duyma ilimle ilerliyorsak ve dahası bize ileriye yönelik bir katkısı yoksa bunların, gelişmekten bahsetmek abes oluyor.

Gelişimin hayatı kolaylaştırması, iyi anlamda kişiliğimize ve insanlığımıza katkı sağlaması, kısıtlanmamış özgürlükler sunması ve dahası bizi bir düzeyden başka düzeye çıkarması gerekir.

Sadece değişimle olmaz yani. Konuşulan büyük lafların havada kalmasından sonra kimse söz edemez gelişmekten.

Değişim bariz bir şekilde insanlığa yarıyorsa bahsedebiliriz gelişmekten.

Geliştiğimizin ilk kanıtı; ‘Rengim fikrim değişti ama neye yaradı bu?’ sorusuna cevap verebilmektir.

Bir sürü cevapsız soru bırakacaksak arkamızda; değişim de anlamsız bir şekilde kendi etrafımızda dönmek olur aksi takdirde.

Önce değişim olsa da gelişimi nasıl etkilediğine bakmamız lazım önce. Sürekli büyüyen ama hayata değer katamayan balonlar gibi oluruz tersi durumda. Havada asılı kalacaksak değişimin de bir anlamı olmaz.

Negatif paritelerine de bakmak lazım değişimin. O yüzdendir ki her değişim gelişim olmuyor.

Yazar ve Şair Betül FIRAT

Yorum Yap