ELALEM NE DER?

Hayatını başkalarına göre ve başkaları için yaşayanları buraya davet edebiliriz; diyeceklerimiz var.

Toplumun yapısına bakacak olursak; farklı olanı kabullenmeme hali söz konusu. İyi ve kötü bir icraatınız olsun başta bir dirençle karşılaşmak söz konusu.

Büyük icat ve icraatlara bakıldığı zaman, topluma faydalı olduğu aşikâr olsa da öncesinde bu fikirlerin kabullenilmediği de görülmekte.

Düşünülecek olunursa toplumun bakış açısı sabit olduğu ve yeniliklerle değişimlere açık olunmadığı sonucuna varılacaktır. Sonuç olarak kimse aykırı olarak bir şeyler yapmasaydı herhangi bir ilerleme de kaydedilemezdi insanlık tarihinde.

Örnek verilecek olunursa “Yazar mı oldunuz? Hobi olarak yapılabilir.” veya “Ressam mısınız? Güzel hobi.” veyahut da “Müzisyen misiniz? Bir süre hevesini alıp bırakılır.” sözlerini çok duymuş olmalısınız.

Nihayetinde hangi sanat dalı olursa olsun sonradan çok bilindik de olsanız işin en başında topluma karşı bir savaş verilmiş olması acı bir gerçek. “Gerçek sanatçılar yaşarken anlaşılmayanlardır.” diye bir kalıp oturmuş durumda nihayetinde bilindiği üzere.               

Şimdinin iyi olarak nitelendirilen ün yapmış sanatçıları zamanında ‘el âlem’ ne der demiş olsalardı şimdi eserleriyle tanışamamış olacaktık.

Toplumu bu konuda anlamak zor çünkü sesli eserse mırıldanır, görsel eserse kültürü yettiği kadar yorumlar, yazılı eserse de bilgisine göre eleştirir ama yine de bir şekilde hoşuna gider ve kullanır.

O yüzden de diğer insanların ne dediğini çok baz almadan insanların içlerindeki yetenekleri ve becerileri ortaya çıkarmaları önemlidir. Topluma başka bir boyut kazandırabilecek her şey için savaş vermek gerekse de yapılması büyük önem taşımaktadır.

İnsanlar genelde bir şeyler yaptıklarında daha çok yapamadıkları için pişman olurlar ya da zamanında yapılmayanlara.

Oyuncuları bir düşünün mesela ne zamanlardan ve ne tür tepkiler alarak bugüne kadar ulaşabilmişlerdir.

Zanaat dalları da öyle olsa gerek. Marangozluğu veya yöresel sanatları atadan devam ettirenlere daha iyi işler yapabilirsin diye çok akıl veren olmuştur mesela.

Bırakın toplumun ne düşündüğünü. Toplumun yapı taşını oluşturan bireyler “Keşke şu olsa.” der ama kendileri cesaret edemezler. Cesaret edemedikleri sürece de yerlerinde sayarlar.

Toplumla beraber “El âlem ne der?” diye gerilemek yerine; “Ben bunu yapmak istiyorum.” diye hayatı ertelemeyin de ıskalamayın da.

Yapmadıklarınızdan dolayı kendiniz pişman olup kendiniz sorumlu olacaksınız, topu ‘el âlem’ e atamazsınız.

Hayallere ulaşıldıktan sonra ilk takdirin yine “Başkaları ne der?” denilenlerden geleceğine emin olmak lazım.

Onları başkaları dedikten sonra zaten hayatınızdaki rolleri kısıtlı olacaktır.

Hayaller gerçekleştirmek içindir. “El âlem ne der?” demek için değildir.

Yazar ve Şair Betül FIRAT

Yorum Yap