TAPILANLAR SİLSİLESİ

Hayat değişiyor, dünya değişiyor ve devran da dönüyor bir yerde artık. İnsanların önem verdiği şeyler de değişti ne yazık ki.

Çoğunlukla maddiyata tapar oldu insanlar. Bir yandan da paylaşmayı ve yardımlaşmayı unuttuk o da ayrı mesele.

Dünya malı dünyada kalacaksa size ne kalacak ya da neyle gideceksiniz bu dünyadan? Yaptıklarınız ve kişiliğinizle hatırlanırsınız her zaman.

Maddiyat hayati öneme haiz olsa da tapar derecede hep fazlasını elde etmeye çalışmak ve istemek de doyumsuzluğa giriyor.

Günlük sohbetlerimizin tadı bile bozuldu. Herkesin kesesi kendine ve başkalarının bilmesine gerek olmaması gerekli. Bunların kişiliğinize herhangi bir katkısı olmadığı gibi açgözlülüğün göstergesi de olabilir. Eskiden kimse kimseyi bilmezdi bu konuda ve konuşulunca da görgüsüzlük sayılırdı ki sürekli konuşulması hala görgüsüzlüğe girmekte.

Her insanın maddi birikimi farklıdır ve bunu güç gösterisine malzeme yapmaya gerek yok çünkü insanların birbirine alıp verdikleri olmayacak bu konuda; yani karşınızdakine zerre kadar katkısı yok diyebiliriz.

Maddiyata tapanlar yerine; insanların akıllarının, bilgi birikimlerinin ön plana çıkarıldığı güzel ortamlara diyelim.

Diğer bir tapınma konusu da şöhretli insanlar. Sonuçta belli bir üne sahip olsalar da mayası insan olan herkes sizin gibidir. Bir ünlünün sanatını, edebiyatını, icraatlarını beğenmek ayrı sapkınlık derecesinde tapmak ayrı mesele.

Sağlığımız varken değerini bilmeyenlerdeniz ve en önemli olanın sağlığımız olduğunun farkında değiliz.

Dünya dertleriyle o kadar meşgulken kendi gelişimimiz için yapmadıklarımız ya da sırf çıkar için yaptıklarımızı es geçemeyiz. Bazen takla atan insanlar görmeniz olası; istediğini elde etmek için.

Başka bir konu da eşyalar; kullandıklarımız ve yarın bir gün üzerinde olmayacağımız bir dünyaya tapmak olabilir. Ne kattık yaşama, nasıl bir değer ekledik diye düşünmeden sadece tapınıyoruz.

Tapınmak kelimesini gereksiz sevgi fazlalığı olarak kullanıldığını da belirtmek gerekir.

Her şeyin fazlası zarar olduğu gibi tapınmak zaten başlı başına zarar olmakta.

Tapınanları silsile şeklinde hiyerarşik şekilde küçükten büyüğe sıralamak mümkün. Bunu sıralamak yerine asıl önem verdiğimiz şeylerin barış, iyilik, değerlerimizi korumak ve yaşadığımız evrene katkı sunmak olmalıdır.

Tapınma silsilesini boş verin; iyilik yapıverin!

Yazar ve Şair Betül FIRAT

Yorum Yap